Avrupa’nın Trump’a karşı yeni politikası: Bekle ve Gör
Avrupa Birliği Donald Trump’a Karşı Yaklaşımını Değerlendiriyor
Avrupa Birliği’ni ve ekonomisini güven altına almak için aylarca endişelenen Brüksel, zararlı hamlelere karşı nasıl korunacağını değil, Donald Trump’ın ticaret ve güvenlik planlarını bekliyor. Politico yazarları Barbara Moens, Camille Gijs ve Jacopo Barigazzi‘nin analizine göre Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki başkanlık seçimleri için hazırlanırken, bazı liderler olası ikinci bir Donald Trump yönetimi için plan yapmadığı için endişeli.
Avrupa, demokrat aday Kamala Harris’in başkanlığına hazırlandığı yeni döneme karşı çalkantılı bir ikinci Trump yönetimi yaşayabilir. İlk olarak, Avrupa’nın Trump’a karşı gizlice bir plan hazırlandığı iddiaları dolaşmaya başladı. Ancak planın, riskli bir “bekle ve gör” politikasından başka bir şey olmadığı ortaya çıktı.
AB’nin en güçlü ekonomileri olan Fransa ve Almanya politik olarak zayıf bir dönemde oldukları için liderlerin yapabileceği pek bir şey yok. Ancak doğu sınırlarında sağcı popülizmin artması endişeye yol açmaya devam ediyor.
Avrupalı diplomatlar ve yetkililer, Trump’ın Avrupa’ya yönelik kampanya vaatlerinin ne kadarını yerine getireceğini -kıtanın ekonomisini durdurmak için ticaret tarifeleri ve Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı genişletme gibi- anlamak için çabalıyorlar.
Avrupa ekonomisini güvence altına almak için aylarca müzakere ettikten sonra, Brüksel çoğunlukla Trump’ın planlarını, özellikle de ticaret ve güvenlik planlarını bekliyor ve zararlı eylemlerle korkutabilecek önleyici saldırılar açıklamıyor.
‘AB HAVUÇ SALLIYOR’
AB’nin “dinleme modunda” olduğunu belirten kıdemli bir AB diplomatına göre, bu pasif yaklaşımın nedeni muhtemelen Trump’ın Cumhuriyetçi Partisi’nin 2016’daki şok zaferinden sonra daha cesaretlenmiş olması. Ve AB için kaybedecek çok daha fazla şey var.
Seçimden hemen sonra, Avrupa liderleri Trump’ın geçiş ekibiyle etkileşimde bulunmaya istekliydiler ve ilişkiyi doğru şekilde başlatmak için şimdiden çeşitli teklifler sunuyorlar. Avrupa Dış İlişkiler Konseyi’nden Mark Leonard, “Bu, oldukça farklı bir hükümet türü olacak ve Avrupa çıkarları için, risklerin çok daha yüksek olduğu bir zamanda daha kırılgan olacak” dedi.
SİLAHLAR, PARA VE TARİFELER
ABD başkanlık seçimleri öncesinde, Avrupa liderleri hem NATO’ya hem de Ukrayna’ya sürekli desteklerini sergilerken, Trump’ın Kiev’e devam eden yardıma karşı açıkça düşmanca tavır sergilediğini gösteriyorlar. Ancak, Avrupa’nın nasıl hareket edeceği konusunda belirsizlik sadece güvenlik ve savunma konularında değil. AB, Covid-19 salgını önlemleriyle uğraşırken ve Ukrayna’daki savaşın mali sonuçlarıyla boğuşurken, şimdi sözde ABD vergi tarifeleri planlarıyla ulusal ekonomilere daha fazla darbe vurabilecek durumda. Trump, Avrupa mallarına yüzde 10 ila yüzde 20 arasında genel tarifeler uygulama sözü verdi.
TRUMP ALMANYA’YI HEDEFLEDİ
Trump, ticaret üzerine yaptığı açıklamalarda özellikle Almanya’yı ve büyük otomobil ihracatçılarını hedef gösterdi. Ekim ayında, 5 Kasım seçim zaferinden sadece birkaç hafta önce Trump, “Bir araya gelen tüm güzel Avrupa ülkeleri, arabalarımızı almıyor. Çiftlik ürünlerimizi almıyorlar” diyerek uyarılarda bulundu. “Büyük bir bedel ödemek zorunda kalacaklar.”
Bazı uzmanlar, bu tür tehditlerin eyleme geçirilmesi halinde AB için bir durgunluğa yol açabileceğini belirtiyor. Trump’ın geri dönüşü, küresel ticareti ve özellikle Çin ihracatını aksatmanın yanı sıra, kurallara dayalı küresel ticaret düzenine de ciddi zarar verebilir. Almanya’nın Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü’ne göre, “derin ekonomik kayıplar” yaşanabilir. Enstitü, AB gayri safi yurtiçi hasılasında %0,5’e kadar bir düşüş ve Alman üretiminde %3,2’lik bir düşüş öngörüyor. Şimdilik, AB Trump’ın tehditlerinin ne kadarını hayata geçireceğini bekliyor.
- Politico, Deutsche Welle